Sezaryen doğum, doğumun gerçekleştirilmesi için yapılan ameliyata verilen isimdir. Anestezi altında yapılan bir ameliyattır, bu nedenle ağrılı bir işlem değildir. Sezaryende, külot çizgisi boyunca yapılan bir kesi ile önce karın içine ve daha sonra da rahim içine girilerek bebeğe ulaşılır ve doğum sağlanır. Ülkemizde doğumların yaklaşık olarak yarısı sezaryen ile gerçekleşmektedir.
Sezaryen son yıllarda daha sık uygulanan bir doğum şekli olmuştur. En sık sezaryen doğum nedenleri:
Normal doğumda ağrılarınız başladıktan sonra rahim ağzında açılma olması ve buna paralel olarak bebeğin doğum kanalında ilerlemesi gerekir. Yeterli ve kuvvetli doğum ağrılarının varlığında, tam açıklık olan 10 cm açıklığa ulaşıldıktan sonra, bebeğin doğum kanalındaki inişi de tamamlanmış ise doğum odasına alınırsınız ve doğum doktor veya ebe gözetiminde gerçekleştirilir. Ancak normal doğum esnasında yeterli doğum ağrılarının olmadığı, rahim ağzının istenilen şekilde açılmadığı veya bebeğin doğum kanalında ilerlemesinin durduğu durumlarda sezaryen gerekli olabilir.
Normal doğum sırasında sezaryen ihtiyacı olan en sık durumlar:
Doğumun daha erken bir dönemde yaptırılmasının gerektiği durumlar dışında sezaryen genellikle 39. haftada yapılmak üzere planlanır (normal bir gebelik 40 hafta sürer).
Sezaryen doğumun avantajları arasında:
Sezaryen doğumun avantajları olduğu kadar riskleri de mevcuttur. Sezaryenin büyük bir cerrahi işlem olduğu her zaman akılda tutulmalıdır:
Ülkemizde yasal olarak anne isteği ile sezaryen mümkün olmasa da, “doğum korkusu” bir sezaryen nedeni olarak kabul edildiğinden, göreceli olarak anne isteği ile sezaryen mümkündür. Sadece doğum raporuna “anne istedi diye sezaryen yapıldı” yazılmamaktadır.
Birçok anne adayı yersiz korkular ve şehir efsaneleri nedeniyle normal doğumu “mümkün olmayan” bir seçenek olarak görmektedir. Ayrıca sezaryen oranlarının sürekli artması, sezaryenin daha popüler bir doğum şekli olduğuna herkesi ikna etmektedir. Ancak sezaryen doğumların avantajları olduğu kadar dezavantajlarının da olduğunun bilinmesi ve karar verirken tüm faktörlerin göz önünde bulundurulması gerekmektedir.
Hastaneye yatışı takiben damar içine serum ve ilaç vermek için genellikle kolunuzdaki damarlarda uygun olan birine özel bir iğne ve kateter yerleştirilir. Mide asidini ve ağız ve burundaki sıvıları azaltmak amacıyla bazı ilaçlar verilebilir. Bu süreçte bebeğinizin ve sizin durumunuz kontrol edilir ve hazır olduğunuzda ameliyathaneye alınırsınız. Nadiren ameliyathaneye gitmeden önce mesane içine bir sonda yerleştirilebilir, ancak sonda sıklıkla ameliyathanede hasta anestezi aldıktan sonra uygulanmaktadır.
Sezaryende genellikle 2 tip anestezi uygulanır:
Sezaryende kesi külot çizgisinden, kasıktaki kıllı bölgenin hemen bir-iki cm üstünden yapılır. Nadiren orta hatta, göbek deliğine doğru dik bir kesi de yapılabilmektedir ancak günümüzde bu tür bir kesi sadece özel durumlarda kullanılmaktadır.
Rahim kesisi de cilde yapıldığı şekilde, enlemesine ve hemen rahmin alt kısmına yakın bir noktadan yapılır. Bu kür bir kesi ile hem daha az kanama ortaya çıkar, hem de bir sonraki gebelikte rahmin yırtılma olasılığı azaltılmış olur. Nadiren rahmin tepe noktasından aşağıya doğru dikine bir kesi de yapılabilir. Genellikle bebeğe hızlı bir şekilde ulaşılması gereken durumlarda veya bebeğin eşinin önde kesi hattına yerleşmiş olduğu bazı durumlarda kullanılabilir.
Rahim açıldıktan sonra bebeğe ulaşılır ve birkaç saniye içinde bebek rahim dışına alınarak göbek kordonu kesilir. Bebek doğduktan sonra bebeğin eşi rahim dışına çıkarılır, rahim içi temizlenir ve dikişler ile rahim kapatılır. Takiben karında yapılan diğer kesiler yine dikişler yardımıyla onarılır ve en son cilt kesisi kapatılarak ameliyat sonlandırılır.
Ameliyat bitiminde anne (ve durumuna bağlı olarak bebek) derlenme (yakın bakım) odasına alınır. Burada hastanın değerleri kontrol edilirken ilaçları verilir. Genellikle anestezinin etkisinden sıyrılınca hastalar odalarına alınır ve bakımları odalarında devam eder. Ameliyatı takip eden 3-4. saatte annenin bir şeyler içmesinde sakınca yoktur. Barsak hareketleri başlamış ise kısa süre içinde bir şeyler yemesi önerilir.
Annenin mümkün olan en kısa sürede emzirmeye başlaması önerilir. genellikle bir çocuk doktoru doğumu takip eden 24 saat içinde bebeği kontrol eder. Doğumu takip eden ilk 24 saat anne ve bebek sağlığı açısından son derece önemlidir, bu nedenle bu sürenin hastanede geçirilmesi önemlidir. Çoğunlukla ameliyatı takip eden 2-3 gün içinde anne eve gidebilecek sağlık durumuna ulaşmış olur.
Genellikle ameliyat sonrası yara yerine konan bandajın 24-48 saat açılmaması önerilir. Eğer cilt altında gizli dikişler varsa bunların alınmasına gerek yoktur, ancak bazı cilt dikişleri kendiliğinden erimedikleri için ameliyatı takip eden 3-10 gün içinde alınmalıdır.
DİKKAT! Taburcu olduktan sonra fazla miktarda kanama, şiddetli ağrı veya 38 derece üzerinde ateş varlığında mutlaka doktorunuzla görüşmelisiniz!
Yara yerinin tam olarak iyileşmesi birkaç haftayı bulabilir. Birçok kadında ameliyat yerine his kaybı veya dokunmakla ağrı, kasık ve karında kramp tarzında ağrı veya kanlı vajinal akıntı görülebilir. genellikle bu şikayetler lohusalık dönemi boyunca (6 hafta) devam eder ancak bazı hastalarda daha da uzun sürebilmektedir.
Evet…
Ancak bu oldukça temkinli yaklaşılması gereken bir konudur. Sezaryende rahim alt kısmına doğru enlemesine yapılmış bir kesi varlığında hastanın bir sonraki doğumunu normal yolla gerçekleştirmesi mümkündür. Sezaryen sonrası normal doğum talep eden hastaların %60-80’inde normal yolla doğum mümkün olmaktadır ancak doğum sırasındaki rahim kasılmalarına bağlı olarak %1-3 oranında rahimde yırtılma ortaya çıkabilir. Rahim yırtılma riski daha önceki sezaryende diklemesine yapılan kesilerde daha fazladır (%4-9).
Bu da anne ve bebek hayatını olumsuz etkileyecek sorunlara neden olabilecektir.
Yıllar önce, doktorlar bir kez sezaryen ile doğum yapan bir kadının sonraki tüm doğumlarını sezaryen ile yapması gerektiği düşünmekteydi. Bunun altında yatan neden olarak da sezaryen sırasında rahmin kesilerek açılması ile rahmin zayıfladığı ve sonraki hamilelik veya doğum evresinde rahmin ilk kesi yerinden yırtılabileceği endişesi yer almaktaydı.
Ancak günümüzde doktorlar bu ihtimalin oldukça düşük olduğunu ve pek çok kadının daha önceki doğumunu sezaryen ile yapmalarına karşın, başarılı bir şekilde normal doğum yapabileceklerini biliyorlar.
Daha önce sezaryen ile doğum yapan bir hamile kadının doğum için önünde 2 seçenek bulunmaktadır:
1. Normal doğum için takip (TOLAC): Eğer her şey yolunda giderse ve doğum gerçekleşirse buna sezaryen sonrası vajinal doğum (SSVD) denir. Ancak bu süreçte anne veya bebek ile ilgili başka bir sorun ortaya çıkarsa tekrar sezaryen gerekebilir.
2. Doğum ağrıları başlamadan sezaryen için plan yapılır. Buna elektif sezaryen adı verilir.
Her ne kadar doğum ağrılarının devam ettiği süreçte birçok sorunla karşılaşmak mümkün olsa da doktor ve ebelerin asıl endişe ettiği problem doğum ağrılarına bağlı olarak rahimde meydana gelebilecek bir yırtılmadır ki bu sıklıkla eski kesik yerinde ortaya çıkar. Ne yazık ki böyle bir durumun meydana gelmesi anne ve bebek hayatı açısından tehlikeli olabilir ve acil bir durumdur. Eğer doğum ağrıları aniden kesilir, aşağı doğru inmekte olan bebek bir anda yukarı doğru gider ve kanama başlarsa rahmin yırtıldığı düşünülerek hastanın hemen ameliyata alınması, bebeğin doğurtulması ve yırtılan bölgenin onarılarak kanamanın kontrol altına alınması gerekir.
Ayrıca, hamile kadın normal doğum için takip edilirken çeşitli nedenlere bağlı olarak normal doğum gerçekleşemeyebilir ve yeniden sezaryen yapılması gerekebilir. Bu durum gebe için hayal kırıklığına ve strese neden olabilmektedir.
Eğer daha önce sezaryen geçirmişseniz ve normal doğum yapmak istiyorsanız, bunu doktorunuz ile paylaşın ve olası avantajlar ve riskler konusunda görüşünü isteyin. Çünkü sizin durumunuzda tekrar sezaryen yapılmasının mı, vajinal doğumun mu daha uygun olduğu konusunda en doğru bilgiyi ondan alabilirsiniz.
Genel olarak sezaryen sonrası vajinal doğum aşağıdaki durumların varlığında daha başarılı olmaktadır:
Genel olarak sezaryen sonrası vajinal doğumun önerilmediği durumlar:
Önemli Not: Sezaryen sonrası normal doğum SADECE, en ufak bir sorunla karşılaşıldığında, anne ve bebek hayatının kurtarılması için ACİL SEZARYEN olanaklarının bulunduğu bir sağlık tesisinde (hastanede) denenmelidir.